Harmony Clean Flat Responsive WordPress Blog Theme

Kaybetme korkusu üzerine

04:06 Oblomovun Kedisi 0 Comments Category :

“Gerçek bir kadın kaybetme korkusunun tehlikeli sınırlarından çıkmış, duygusal olarak sürekli verme konumundan gerçek ve eşit bir alışveriş durumuna gelebilmiştir. Duygularını, çekim yasasını, sevdiği erkekle enerji ve duygu bağını ustaca yönetir. Hayattan, yaşadığı andan kopmadan zevk alır. Bu zevk hayatındaki erkeklere bağımlı değildir. Bencil olmaktan korktuğu veya başkaları tarafından onaylanmak ihtiyacıyla değil, sadece kadınlığının getirdiği doğal bir şefkat, şifalandırıcılık ve kabul içgüdüsü ile sever.

Ama asla kendini ezdirmez ! Sınırları bellidir. O sınırlara saygı, sevgi, takdir  ve kabul gösterebilenler hayatında olur. O da yaratılmış herkese, her şeye, istisnası olmadan kabul verir, sever, saygı gösterir ve takdir eder.

Böyle bir kadın etrafındaki erkeklerde mıknatıs etkisi yaratır.  Onun hayatından giden hiçbir erkek yoktur !  Bir süre sonra hepsi geri gelir. Önemli olan kimlerin geri geldiği değil, kimlerle gerçek ve kalpten bir bağ kurduğudur. “

"Kaybetme korkusu, bize ilişkilerimizde hata yaptırır. Erkeği olduğu gibi kabul etmemizi engeller. Kalbimizi ona tam olarak açamayız. Ne kendimizi ne de erkeği gerçek anlamda sevmeyi bilmiyor oluruz. Herhangi bir erkek hayatımıza girdiğinde, hemen duygusal boşluklarımızı doyurması için beklentiler oluştururuz. Ve bunları bize vermediği zaman, ya ona tutunur ya da terk eder uzaklaşırız. Onu görmediğimiz, haber almadığımız zaman acı çeker, şüphe duyarız. Güvenemeyiz."



Kaynak: Giden Erkek Yoktur, Seda Diker
                   

RELATED POSTS

0 yorum